=avrupa yakası=yemekteyiz=

YEMEKTEYİZ -Dilber Hala-

Ses:Ooo Dilber Hanım neler yapıyorsunuz böyle.
Dilber Hala:Analı gızlı çorbası yapıyom yavrum. Şimdik çorbamın hamırını yaptım. Şimdik murfağa gidiyimde batlıcan dolmamı hazıllıyım. Gel oğlum gel çekinme.
Burhan(Sessizce içeri girer):Ayy Dibler hanıım bahalım çorbanız dadlu olunca napıcanız.(Güler) Hııh şu patlıcana da gatalım duzu..
Muhteşem bir yemek olacak(Güler ve gider).

Aslı:Masa düzeni iyi.(Burhan Aslıya bakar)
Burhan(Gülerek):Ah Dibler Ablam her şeyin en iyisini en güzelini düşünür. Şalgam suyuna kadar düşünmüş. Benim favorim Dibler Abla.
Dilber Hala:Sağol yavrum. Getir dabağını da analı gızlı çorbası goyuyum. Gadasını aldıım.
Burhan(Gülerek):Ah kim bilir ne lezzetlidir o çorbaaaa.
Dilber Hala:Adana usülü bahalım beğenecek misiniz.
Dursun:Hele şükür kavga dövüş etmeden efendi gibi bir yemek yiyelim.
Ses:Maşallah bu akşam sakin geçicek galiba. Dursun bey. Sizin bile yüzünüz gülüyor.
Makbuleilber teyze o nohutları konserveden mi koydunuz?
Dilber Hala:Hayır efendim. Dazecik bişirdim.
Makbule:Peki hamurlar hazır mı yoksa donmuş felan mı?
Dilber Hala:Onları da sabağınan daze daze ellerimle yuvarladım.
Makbule(Seyirciye dönerek):Bakıcaz bakalım.
Burhan(Aslı Burhana kaşlarını çatıp bakar):Afiyet olsun. Favorime iyi şanslar diliyorum. Arzı endaam ederim.
Aslı:Siz yiyin ben zaten nohut yemiyorum.(Seyirciye ''Ne'' der gibi bakar)
Dilber Hala:Allah sen bilirsin.(Sandalyeye oturur)
Dursun:La ilahe illallah. Tatlı bu ya.
Makbule:Nee?
Dilber Halaadlu mu?
Dursun:Hamurlara şeker mi koydunuz hanım tiyze. Allah senu bildiği gibi yapsun ya.
Burhan:Aa. Bu nasıl oldu Dibler ablacım. Acaba böyle mi olması gerekiyi. Tatlı mı olması gerekiyi acaba.
Dilber Hala:Yooh. Bende bilmiyorum niye böyle olduu.
Makbule(Yüzünü ekşitir ve seyirciye dönerek):Ayy yenicek gibi diil. Yazık yaşlı kadıncez işte şekerle tuzu birbirine karıştırmış.
Dilber Hala:Abbovv. Heç anamadım nasıl oldu bu böylee.
Burhan:Aa Dibler ablacım eğerki sen üzülürsen ben daha fazla üzülürüm. Kendimi zorluycam ve bu yemeği yiyeceğim.
Dilber Hala:Yeme oğlum yenmez o.
Burhan:Ya Dibler Ablacım sen ye de ben hemen yiyecem ben bunu.
Ses:Siz ne yaptınız Dilber Hanım? Çorbaya şeker konur mu hiç?
Dilber Hala:Gonmaz biliyoruh heralda. Uyh buda her lafın içinde hoşşik. Yemeyin kimse yemesin. Vyy zebil gibi de yaptıım. Vayh Vayh toplayım bari tabahları.
Burhan:Morali bozmak yok. Diğer yemeklere geçelim. Herkeşler hata yapabilir arkadaşlar.(Ayağa kalkar.)Dibler ablacım ben hemen tabakları toplamana yardım ediyim.
Dilber Hala:Sağol yavrum. Allah senden razı ossun.
Makbule:Ya böyle atıp tutarken bana görgüsüz derken iyiydi ama dimi.
Dilber Hala:Artıh dahada utandırma. Hata oldu bir kere yavruum. (Dilber ve Burhan mutfağa giderler.)
Dursun:Bende diyirim acaba Adana'da tatlıyla mı başıyık yemeğe. (Hepsi gülerler)
DilberDilber ve Burhan gelir. Dilber Aslıya.)Sen aynaya bahta garşındakine gül.
Burhan:Sakin ol Dibler ablacım lütfen. Senden rica ediyorum. Hanım efendiliğini bozma. Arkadaşlar sizden rica ediyorum lütfen yarışmanın seviyesini bozmayalım. Bu bir gastıronomi yarışması.(Dilber Halaya)Yürü gidiyoruz.
(Herkesin suratı asılır)
Aslı:Hayır benim makarnam hamur olmuş olabilir. Ama en azından içine şeker koymadım yani.
Dursun(Aslıya):Sakın bir daha gülme. Bak hanim tiyze üzüliyi. Yıldım ben bu programdan ya.
Burhan(Koşarak gelir yerine oturur sessizce):Ayyh mutfağı bi görmeniz lazım pislik dağınıklık içerisinde.(Aslı aaa yapar)
Makbule:Aaaaaaa
Burhan:Tamam sen çorbaya şeker koymuş olabilirsin. Dalgınlıktır affederim. Yaşlı kadınsındır affederim. Ama hijyen konusunda ödün veremem. O mutfağa köpek bağlasan durmaz. Allah bilir faresi böcüğü her yerde dolaşıyo olabilir.
(Dilber hala gelir) (Burhan gülerek):Ayy Dibler ablacım bizde senin tatlı dedikodunu yapıyoduk.
Dilber Hala:Ne diyürdünüz?
Burhan:Tecrübeli bir ev kadının mutfağı heralde bu kadar hijyenik olur diyorduk.
Dursun:La ilahe illallah. Ya senden korkulur hemşerum.
Dilber Hala(servis yaparken):Bahalım padılcan dolmamı beğenecek misiniz.
Burhan:Çorbadaki şeker nazar boncuğu olsun deyip. Hepimize afiyet olsun diyelim.
Dilber Hala(Aslıya):Sen yemiyür müsün gene?
Aslı:Yok ben kuru patlıcan yemiyorum.
Dilber Hala:Bağa gıcıklık olsun diye yapıyor zaar.
Aslı:Ne alakası var canım. Patlıcan yiyince benim dilim böyle elelele oluyo.
Dilber Hala:Senin dilin gendünden öle accık uzun.
Makbule:A a ben bu yemeğe sumak konulduğunu hiç görmemiştim.
Dilber Hala:Sen görgüsüzsen biz needek.
Makbule:Aaaa
Dursun:Peeyy bu ne yaa.
Dilber Hala:Nooldu oğlum.
Burhan:Ay kusura bakmayın. Valla çıkartıcam ben.
Dilber Hala:Sarmısağımı fazla geldi oğlum.
Makbule:Ay Dilber teyze kusura bakma ama şap gibi ya şap nası bi tuz koydun buna.
Dilber Hala:Abbahovv Abbahovv nasıl olmuş bu böyle.
Makbule:Bu da mı benim görgüsüzlüğüm acaba.
Dursun:İki dafa mı tuz koydunuz buna neettiniz ya.
Dilber Hala:Heç bilemiyorum. Helecandan mı oldu ki. Elimin ayarıda tam dır amma. Sanki farazın birisi gonduruk gapıdan gizlice girmiiş. Hamuruma şeker. Batlıcanıma da duz gomuş.(Aslı gözlerini açıp seyirciye bakar.Sonra Burhana bakar.)
Burhan:Cık,cık,cık,cık,cık şanssızlık işte.
Dilber Hala:Vyh vyh Allah dıhandım.(Makbule Dilberin sırtına vurur.)
Burhan ay Dibler ablacım lütfen şalgam suyu iç. Lütfen dıhandın çünkü. Al.